16. Yüzyıl İstanbul’unda Bir “Şiş Kebapçı Standı” Neye Benzer?
1582 Yılına Ait Bir Minyatürün Düşündürdükleri
Osmanlı dünyasında kebapçı veya benzeri dükkanların 19. yüzyılda ortaya çıktığı yaygın bir düşünce olabilir; ancak, gerçekte durum farklıdır. Dönemin tanıklarının aktardıklarına baktığımızda, Osmanlılar'ın "dışarıda yemek yeme" alışkanlığını oldukça sevdikleri anlaşılmaktadır. Bu bağlamda, Priscilla Mary Işın'ın çalışmasına dikkat çekersek, 16. yüzyıl İstanbul'unda kebapçılar, börekçiler, çorbacılar, büryancılar ve hoşafçılar gibi çeşitli yemekler sunan "restoran benzeri" çok sayıda mekanın bulunduğunu öğreniyoruz. Bu mekânlar, o dönemin sosyal hayatında önemli bir yer tutmaktaydı.
Aslında bu konunun detaylarını oldukça iyi anlatan bir örnek, 1582 yılına ait bir minyatürde karşımıza çıkıyor. Bu minyatüre dikkatlice baktığımızda, III. Murad’ın düzenlediği şenlikte yer alan bir "kebapçı standını" görmek mümkün. Minyatürde şişlerin kebapçının sol tarafında düzgün bir şekilde dizilmiş olduğunu ve taş ocakta pişirilmeyi beklediğini görüyoruz. Öte yandan, işletmeciye yardımcı olan çırağın, elektrik henüz icat edilmediğinden, ocakta ateşi harlamakla meşgul olduğunu söyleyebiliriz.
Minyatürdeki en dikkat çekici unsurlardan biri ise arka planda yer alan iki masa. Bu masalarda, şehirlilerin keyifle şiş kebaplarını yedikleri açıkça görülüyor. Ayrıca, biraz spekülatif bir yorum olabilir ancak arkada sıralanmış dört kişinin, masalardaki kişilerin kalkmasını bekleyen kebap severler olabileceğini düşünebiliriz. Sonuçta onların da kebap yemesi gerekiyor! Ancak, bu standın bir şenlik alanında yer aldığını ve tekerlekli bir yapısı olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, belki de bu kişilerin sadece standı izleyen meraklı izleyiciler olabileceği ihtimali de akla yatkın görünüyor.
1582 yılında III. Murad tarafından İstanbul’da düzenlenen şenlikte, bir kebapçı standı da yer almıştır.